31 Ocak 2010 Pazar
30 Ocak 2010 Cumartesi
28 Ocak 2010 Perşembe
Yanlız oyuncaklara yeni arkadaşlar
Yanlız oyuncaklara,yeni arkadaşlar...ismi bile güzel bir kampanya...
Nicedir Japonun oynamadığı,oyuncakları toplasam GEA 'ya götürsem.....
dönüş yolunda onları aldığında çocukların sevincini hayal etsem...
Olmaz mı ?
Olur di mi ?
Hala okumadıysanız tık tık
Kendime not: Lütfen şu link verme işini öğren!
Kendime düzeltme notu : Aferin sana ve çok teşekkürler Demet :)
Nicedir Japonun oynamadığı,oyuncakları toplasam GEA 'ya götürsem.....
dönüş yolunda onları aldığında çocukların sevincini hayal etsem...
Olmaz mı ?
Olur di mi ?
Hala okumadıysanız tık tık
Kendime not: Lütfen şu link verme işini öğren!
Kendime düzeltme notu : Aferin sana ve çok teşekkürler Demet :)
24 Ocak 2010 Pazar
It is fun to be 1
Bu parti,bir yaşında bir küçük Japon balığı için hazırlanmış olup olaylar ve kişiler tamamen gerçek yaşamdan alınmıştır...
Rapu Teyzemiz tüm yoğunluğunun içinde bizim için muhteşem pasta ve kurabiyeleri pişirince,bana da sadece ilk cup cake denememi misafirlerin üzerinde denemek kaldı ;)
Parti sonrası evin halini de fotoğrafladım yayınlamak için değil de,seneye 2. yaş partisi yapmadan önce ibret olsun diye kendime ...
22 Ocak 2010 Cuma
Tam gününe rastgeldi MİM koydum...
Bugün Japon'umun doğumgünü,dün gece sevgiliyle ''geçen sene bu saatler'' konulu pek çok hatırlama yapıp ,o geceki heyecanımız,sevicimiz,azıcık endişemizi hatılamaya çalıştık.
Japon bilir gibi,durup durup göbeğimi açıp öpüyor,yalıyorda acık :)
Tam bir yıl sonra ,en çok fark ettiğim ; Japondan önceki benle,ondan sonra ki ben öyle farklı ki...
Ona hissetiklerim,onun bana hissettirdikleri hani öyle kolay kolay kelimelere dökmeyi becerebileceğim türden değil...
Daha sabırlı,daha sevecen,
Daha uykusuz,
Daha enerjik,hayat - yaşamak dedin mi anlatacakları daha farklı,
Daha mucizelere masallara inanan,
Daha yaratıcı,
Daha organize,
Daha spontane,
Daha sulugöz,
Daha merhametli
Daha sakin,
Daha çalışkan,
Daha heyecanlı .....
İyi ki doğmuş Japon,iyi ki benim oğlum olmuş...
Şimdi kuzucuk Can'nın annesinin Öncesi /Sonrası Mimi;
ALIŞVERİŞ
Ö: Oldum olası pek sevmem,çabuk sıkılırım
S: Ay Japona şunu mu alsam,ay bunu mu alsam..
BUZDOLABI
Ö:Bol kahvaltılık,az yemek
S: Bol sebze ,meyve...derindondurucuda annesütü
CAN
Ö:Sevdiklerim
S: Oğlum ve sevdiklerim
ÇOCUKLAR
Ö: Ağlayana kadar güzel
S: Ağlasa da güzel
DOĞUM
Ö: Daha çok erken
S: Keşke daha önce yapsaymışım
EV
Ö: Benim kalem,sığınağım,sevgiliyle bol dvd,huzur
S: Oğluma kavuştuğum yer,koşarak geldiğim yer,Yuva
FOTOĞRAF
Ö: Güzel çıkmamışım
S: Japon ne güzel çıkmış baaakkk!
GİYİNMEK
Ö: Renk uyumlu,şık ve rahat
S: Temiz ve rahat
HUZUR
Ö: Temiz ev,sıcak banyo,müzik ve sevgilim
S: Japonun uykudaki nefes alıp verişi
IRSİ
Ö:Huyu suyu,gözü ,kaşı
S:Kime benziyor ?
İLGİ
Ö:Sevgiliye şımarıklık
S:Oğlumun bana şımarması
KİTAPLAR
Ö: Okuyacak kitabım bitti
S:Okuyacak kitaplarım birikti
LOKUM
Ö:Yemesi zor
S: Oğlummm
MAŞALLAH
Ö:Yaşlı teyzeler sokakta söylerler
S: Ben her gördüğüm bebeğe söylerim
NEFES
Ö:Derin derin al,sakin sakin ver
S:Japon'un her duyduğumda varlığına sükrettiğim sıcak nefesi
OYUNCAK
Ö:Sevgilinin araba maketleri
S: Japon'un iki dakika sonra elinden yere attıkları
ÖPÜCÜK
Ö: Samimi,içten sıcak
S: Sulu,ısırıklı,ıslak
PAZARGÜNÜ:
Ö: Tembellik tatil
S: Japon'la koyun koyuna bir gün daha
REMZİ KİTAPEVİ
Ö:'' Pardon bakar mısınız ? şu şu şu kitapları arıyorum ''
S: Çocuk kitapları kısmında kaybolmak
SEYAHAT
Ö: Sırt çantaları ile yeni yerler keşfetmek
S: 6 bavul yollara düşmek
ŞARKI SÖYLEMEK
Ö:Dile takılan popüler şarkıları mırıldanmak
S:Ninniler uydurmak
TATİL
Ö: Uyku ,dinlenme,tembellik
S : Japon'la daha fazla zaman geçirmek
UYKU
Ö:Ohhh ne güzel
S: Ahhh nerdeeee
VARLIK
Ö: İyi ki varız
S: İyi ki var
YORGUNLUK
Ö: Pilim bitti
S : Hala enerjim var hayret
ZAMAN
Ö:Aman nasılsa yaparız
S: Keşke daha çok olsa,daha yavaş geçse
Japon bilir gibi,durup durup göbeğimi açıp öpüyor,yalıyorda acık :)
Tam bir yıl sonra ,en çok fark ettiğim ; Japondan önceki benle,ondan sonra ki ben öyle farklı ki...
Ona hissetiklerim,onun bana hissettirdikleri hani öyle kolay kolay kelimelere dökmeyi becerebileceğim türden değil...
Daha sabırlı,daha sevecen,
Daha uykusuz,
Daha enerjik,hayat - yaşamak dedin mi anlatacakları daha farklı,
Daha mucizelere masallara inanan,
Daha yaratıcı,
Daha organize,
Daha spontane,
Daha sulugöz,
Daha merhametli
Daha sakin,
Daha çalışkan,
Daha heyecanlı .....
İyi ki doğmuş Japon,iyi ki benim oğlum olmuş...
Şimdi kuzucuk Can'nın annesinin Öncesi /Sonrası Mimi;
ALIŞVERİŞ
Ö: Oldum olası pek sevmem,çabuk sıkılırım
S: Ay Japona şunu mu alsam,ay bunu mu alsam..
BUZDOLABI
Ö:Bol kahvaltılık,az yemek
S: Bol sebze ,meyve...derindondurucuda annesütü
CAN
Ö:Sevdiklerim
S: Oğlum ve sevdiklerim
ÇOCUKLAR
Ö: Ağlayana kadar güzel
S: Ağlasa da güzel
DOĞUM
Ö: Daha çok erken
S: Keşke daha önce yapsaymışım
EV
Ö: Benim kalem,sığınağım,sevgiliyle bol dvd,huzur
S: Oğluma kavuştuğum yer,koşarak geldiğim yer,Yuva
FOTOĞRAF
Ö: Güzel çıkmamışım
S: Japon ne güzel çıkmış baaakkk!
GİYİNMEK
Ö: Renk uyumlu,şık ve rahat
S: Temiz ve rahat
HUZUR
Ö: Temiz ev,sıcak banyo,müzik ve sevgilim
S: Japonun uykudaki nefes alıp verişi
IRSİ
Ö:Huyu suyu,gözü ,kaşı
S:Kime benziyor ?
İLGİ
Ö:Sevgiliye şımarıklık
S:Oğlumun bana şımarması
KİTAPLAR
Ö: Okuyacak kitabım bitti
S:Okuyacak kitaplarım birikti
LOKUM
Ö:Yemesi zor
S: Oğlummm
MAŞALLAH
Ö:Yaşlı teyzeler sokakta söylerler
S: Ben her gördüğüm bebeğe söylerim
NEFES
Ö:Derin derin al,sakin sakin ver
S:Japon'un her duyduğumda varlığına sükrettiğim sıcak nefesi
OYUNCAK
Ö:Sevgilinin araba maketleri
S: Japon'un iki dakika sonra elinden yere attıkları
ÖPÜCÜK
Ö: Samimi,içten sıcak
S: Sulu,ısırıklı,ıslak
PAZARGÜNÜ:
Ö: Tembellik tatil
S: Japon'la koyun koyuna bir gün daha
REMZİ KİTAPEVİ
Ö:'' Pardon bakar mısınız ? şu şu şu kitapları arıyorum ''
S: Çocuk kitapları kısmında kaybolmak
SEYAHAT
Ö: Sırt çantaları ile yeni yerler keşfetmek
S: 6 bavul yollara düşmek
ŞARKI SÖYLEMEK
Ö:Dile takılan popüler şarkıları mırıldanmak
S:Ninniler uydurmak
TATİL
Ö: Uyku ,dinlenme,tembellik
S : Japon'la daha fazla zaman geçirmek
UYKU
Ö:Ohhh ne güzel
S: Ahhh nerdeeee
VARLIK
Ö: İyi ki varız
S: İyi ki var
YORGUNLUK
Ö: Pilim bitti
S : Hala enerjim var hayret
ZAMAN
Ö:Aman nasılsa yaparız
S: Keşke daha çok olsa,daha yavaş geçse
20 Ocak 2010 Çarşamba
Şimdi haberler
Seren bildiriyor;
- Evde nüfus yoğunluğu metrekareye bir kişi
- Japon'nun geceleri sekiz dedin mi uyuyan versiyonu kayıp,yeni sürüm dokuzdan önce uyumuyor ,iki - üç kez uyanmaya devam
- Mutfağım,salonum boyut değiştirdi,deli bir resamın soyut tablosu gibi görünüyor gözüme(kalabalık,dağınıklık ve Japon)
- İş için günde ortalama 150 km. yol yapıyıp,üzerine eve,Japon'a ve kalabalığa dair tüm işleri halledip Cumartesi için parti organize edebilme kapasitemi keşfettim,aferin bana
- Sabahları uykuda bırakıp gitmişsem veya akşam birazcık daha geç gelmişsem bir de Japonun suratını çekiyorum,ciddi ciddi trip yapıyor sıpa
- Bir yaşında bir çocuklu anne kişisi olma fikrine alışmaya çalışıyorum
- Uzun zamandır kaka tuvalete yapılıyordu,artık kendi de yapacağı zaman işaret ediyor tuvalete diye :)
- Diş fırçalamamızı taklit etmeye başladı
- Elektronik aletlere yaklaşmasın diye önlerine koyduğumuz,Japon'un kişnemesinden korktuğu için uzak durduğu at ile arkadaş olduğunu fark ettik,ne mutlu bize
- Yemek yeme sorunlarımız bir var bir yok
- Bir yaş kontrolü var yarın,boy ve kilo durumları genel gidişat karnemizi bekliyoruz
böyleyken böyle...
13 Ocak 2010 Çarşamba
11 Ocak 2010 Pazartesi
Bir yaşa doğru...
Bir yaşını bitirmemize sayılı günler kala,bizim evin Japonu iyice komik bir adam oldu.
Artık sürekli bulduğu her yere tırmanmak ve ayakta durmak hevesinde bir kere.Hatta o kadar komik bir adam ki,katıldığımız oyun grubunda diğer çocukların anne babalarının üzerine bile tırmanma teşebüsleri,olmadı yanağı okşamaca,kadınların kolyelerine,adamların sakallarına ''ayyy'' nidaları arasında el atmaca.
Yakında ne yılışık çocuğunuz var diye Gymboree den bizi atarlarsa şaşırmayacağım.Valla benimkini yakalarından ,paçalarından atmaya çalışırlarken kendi çocuklarına zaman ayıramıyor insancıklar :)
Ayakta durma,bir iki adım atma,popo üzeri yumuşak inişler yapma çalışmaları dışında,zararlı mı yararlı mı,olsun mu olmasın mı tartışmaları süregelen biricik yürütecimizle evi tavaf ediyor,kah elinde mutfaktan kaptığı kaşık,kah kumanda ile şekilde görüldüğü gibi odaların kapısından kafa itinayla uzatılıp içerideki olası hareketlilik kontrol ediliyor.
Bende ilk yaş partisi heyecanları...ne süprizler hazırlıyorum aman neler...Canım Rapunsel ile pasta ve kurabiye detaylarını netleştirdik ,ben bir de ilk cupcake denemi yapacağım ki sormayın,sonucu beraberce göreceğiz artık.Doğumgünü 22 Ocak ama ,şenlikler Cumartesi olması sebebi ile 23 Ocak için planlanıyor ...
İstediklerini ve istemediklerini iyice anlatabiliyor artık,parmak havaya 'ıhh ıhh'
Yemek konusunda zorlu bir sınavdan geçiyoruz,eskiden vitaminli diye kastırdığım tatsız sebze çorbalarının yüzüne bakmadığı gibi iyiden iyiye damak zevki oluştu.
Zaten uzun bir süredir biz ne yersek ona da veriyorduk ama artık daha çok ve daha az sevdikleri çok belirgin.Epey nazlı oldu ,ama yemek konusunda teklif var israr yok...
Sabahları işe gitmek zorlaştı,anneanneyi, gördüğünde bana bir sarılması var ki...
Her sabah anlatıyorum,anne işe gidecek,akşam geri gelecek diye,anlıyor mu bilmem ama benim kalbim de aklım da onda kalıyor...
Ah küçük ,şarkık yanaklı Japon bak bir sene bile olmadan bana neler ettin..
Ne iyi ettin de ettin...
4 Ocak 2010 Pazartesi
Mr.and Mrs.Brown
Ne yaparsam yapayım aldığım müzikli,sesli,vurmalı,çalmalı,ding donglu,tak çıkarlı,yumuşak,sert hiç bir oyuncak ilgisini 5 dakikadan fazla çekemiyor Japonun.
Evdeki kumandalar (ki hepsi kırılma riski altında artık,ses düğmesinden kanal değişiyor,kanal düğmesinden ses açılıyor) cep telefonları ( anneanneye yeni telefon almak zorunda kaldık mevcut telefon sizlere ömür !) yerdeki minminnacık bir iplik parçası,mutfak dolabından bir kaşık,plastik kapla daha çok eğleniyor.
Bir de 6 tane dokun hisset,6 tane dokun kokla kitabımız var,yine onları diğerlerine göre daha çok seviyor,daha uzun vakit oyalanabiliyor.İnanılmaz bir kayıt makinesi oluyorlar,benim göstermek için kokladığım kitapları ,artık kendi başına burnuna götürüyor,kah yalayarak,kah koklayarak ''ayyyy...'' diyebiliyor,komik insan...
Yeni yıl hediyesi olarak kuzenim Amerika'dan ingilizce kitap da yollamış.Eğer çaktırmadan ingilizceyi de öğrenirse,yakında o anlamasın diye özellikle yemek yememesi ile ilgili konularda yanında ingilizce konuşma şansımız da kalmayacak iyi mi ?
'' Mr. and Mrs. Brown went to the sea side '' diyebilir her an,bekliyoruz.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)